İlahi Emirlerle ilgili detay

Bismillah

Mevlana Şeyh Nazım’ın Sohbeti

İlahi Emirlerle ilgili detay

11 Nisan 2011

Euzu billahi mineşşeytânirracîm.

Bismillahirrahmanirrahim

Essalamü Aleyküm ve Rahmetullahi Ve Berekatüh

(Son Sohbetin bilgilerinin yayılmasından sonra, her tür gece aktivitelerinin, özellikle birçoğu 7/24 çalışan; hastanelerdeki hemşireler, acil durum personelleri, havaalanı personelleri, askeri personel vs., hepsinin durdurulması gerekip gerekmediği konusunda karışıklık baş gösterdi.  Mevlana’nın söyledikleri bunlardır.)

  • Batı ülkelerinde çalışan Müslümanlar, Kutsal Şeriata uymayan işverenlerin ellerinde sıkışıp kalmış ve bu nedenle de işyerlerinde geceleri ve kadın erkek karışık ortamlarda çalışmak zorunda kalmış olabilirler. Birçok Müslüman bu kategoridedir. Çünkü çalışmak için Müslüman ülkelerden Batı ülkelerine göç etmişlerdir. Neden böyle yaptılar? Mevlana öfkeli bir şekilde diyor ki; yanlış bir şekilde, Batı ülkelerinde çalışıp daha çok para kazanarak, daha mutlu bir hayatları olacağına ve daha çok hoşnutluk duyacaklarına inanıyorlar. “Asla böyle olmayacaktır, asla!” Dedi ki; bugün birçok zengin, hayatları boyunca aramış oldukları mutluluk ve tatmini, henüz, bulamamışlardır.
  • Hala, Batı ülkelerinde çalışarak, dini inançları konusunda ödün vermeye istekli olanlar vardır. Bu insanlar için, Şeriata uyulmayan yerlerde çalışmaktan başka bir seçenek yoktur. Bu, kendi beklentilerinin doğası gereği geceleri çalışmak zorunda olan, çalışan yetişkinler böyle yapmaya devam edebilirler.
  • Mevlana güzel bir örnek göstermek için şu görüşü kullandı –İslam dini, geldiği ilk günkü kadar güçlüdür ama Müslümanlar zayıftır; dini anlamada zayıftırlar, Şeriatı uygulamada zayıftırlar. Eğer Müslümanların imanı varsa, Allah onların rızıklarını, anavatanlarına dönmüş olsalar bile, sağlayacaktır. Ama onların inançları, şimdilerde, çok zayıf ki Şeriatı terk edip Batı ülkelerinde çalışıp, daha iyi rızıklar sağlayacaklarına inanıyorlar.
  • Geceleri evde kalma talimatı, öncelikle genç insanlara yöneliktir. Bir hadiste, Peygamberimiz (SAV), o zamanlarda kötülere istedikleri gibi dolaşma özgürlüğü verildiğinden ve böylece de onlar kötülükleri Âdem’in (AS) çocukları arasında özelliklede savunmasız gençler arasında yaydıklarından,  akşamları çocuklarını evde tutmaları yönünde tavsiyede bulunur.
  • Hanımların evlerinin dışında (mesela hemşire olarak) çalışmaları konuna gelince, bu durumu değiştirme şansları olmaması durumu hariç, bu konuda zaten söylemiş olduklarını değiştiremeyeceğini söyledi. Mevlana onların bağışlanması için dua etti.
  • Mevlana, akşam vakti mümkün olabildiğince evde olmalarını söyledi. Geceleri Hatim/Zikre katılmaya gelince, onlara izin verilmiştir. Ama eğlence ve zevk için dışarı çıkmak, kesinlikle, yasaktır.
  • Bu emirler şeytani hayat tarzının yayılmasını önlemek içindir ki böylece biri şeytanın tuzak ve hilelerini ortaya çıkartabilir. Bu hayatın şeytani kuralları, birisi bir diğerinin inancını boşa çıkartana kadar, birisini tuzağa sürükleyebilir ve böylece de dünyada mutsuz ve ahrette de cehenneme bağlı birisi olur. Mevlana, 21. yüzyıl insanının, tamamen, Şeytanın yollarını izlediğini söyledi. Bu korkunç savaşla mücadele edebilmek için, Mevlana, bu vatanlarında kuru ekmek yemek anlamına gelse bile, şeytanın kurnaz tuzakları nedeniyle düşüncesizce düşmüş olan insan kalabalığını kurtarmak için, herkesin kendi vatanına dönmelerini tercih ettiğini söyledi. (Mevlana’nın Müslümanların kendi vatanlarına dönmesiyle ilgili daha önceki Sohbeti okuyunuz.)

Bu tavsiye, bazıları anlamakta hataya düşmüş olsa ve Mevlana’nın kendi özgürlüklerini kısıtladığını hissetmiş olsalar da, sevgiyle verilmiştir.

Tefsir

Mevlana’nın ‘İslam güçlüdür ama Müslümanlar zayıftır’ açıklaması ne anlama gelmektedir?

  • İslamın yüceliği ve yüksek ilkeleri, hala, tıpkı Allah’ın dediği gibi, mükemmelleştirildiği Gün kadar mükemmeldir.

ٱلۡيَوۡمَ أَكۡمَلۡتُ لَكُمۡ دِينَكُمۡ

Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. (Surah Al-Ma’idah 5:3)

  • Rızıklarımızla ilgili olarak, Hacı Âmine Hatun (KS) Işığın İrfanı 1. cildini yazdı:

“Her Şeye Gücü Yeten Allah, 40000 yıl önce İnsanoğlunun Ruhunu yarattı, Âdem’in (AS) çocuklarını yarattı. Ve daha sonra bizlerin rızıklarını da (beslenme/rızık/cömertlik) 40000 yıl önce yarattı ve hatta Ruhları da. Kutsal Kuran’da yazdığı gibi:

وَفِى ٱلسَّمَآءِ رِزۡقُكُمۡ وَمَا تُوعَدُونَ

“Gökte rızkınız ve size vaad olunan şeyler vardır.” (Surah Adh-Dhariyat 51:22)”

  • Bunun için, eğer İnsan rızkın Allah’tan olduğuna dair sarsılmaz bir imana sahipse ve bu da 80000 yıl önce Hz. Âdem’den (AS) önce yaratılmışsa, geçim kaynaklarını kaybedecekleri korkusunu duymadan, kendi İslami vatanlarına dönmeyi isteyeceklerdir. Ve böyle yaprak da, bereketlinmiş olan, (örneğin;  kadın erkek ayrı olarak, gün içerisinde çalışarak) Şeriat uyumlu bir işte çalışabileceklerdir. Bunun için de Allah’a ve Onun Resulüne (SAV) itaat etmenin meyvelerini toplayacaklardır. Ama içimizdeki zayıf iman, buna karşı içimizde şüphe yaratır ve bizlere sağlayacağından şüphe ettiğimiz için de, İslami ilkelerimizden uzaklaşırız.
  • Hatalı olan İslam değil, bizlerin kolayca imanımızı terk etmemize yol açan, zayıf olan imanımız ve kesinliğimizdir. Mevlana, İslamı uygulamada istekli ve onun kurallarına göre yaşayanlar, Batı ülkelerine göç etmeyi gerekli görmeyeceklerdir: Onlara sağlayan, El-Rezzak olan Allah’a sarsılmaz inançlarıdır, diyor.
  • Fakat göç etmeye karar verenler –onlar kendi eylemlerinden ve kararlarından sorumludurlar. (kendi zararlarına olarak) İslami kuralları uygulayamayacaklar ve (kendi sorumlulukları altında) iş konusunda Batı kurallarına uymak zorunda kalacaklar. Mevlana’nın söylediği, derin düşünmeyi ve özel ilgiyi garanti eden tüm Sohbetin sonuç açıklaması ise; ‘kuru ekmek yiyecek olsanız bile, vatanınıza dönmek daha iyidir’. İleride böylesine ciddi bir tehlike görüyor olmalı ki böylesine yasaklayıcı ve zorlayıcı bir tavsiyede bulunuyor! Bu tehlike, kendimize adapte etmeye başladığımız, şeytani hayat tehlikesidir…

Nasıl bir şeytani hayat tarzı, bizlerin daha duyarlı bir şekilde, şeytanın tuzak ve hilelerine düşmemize neden olur?

  • Daima iyi bir niyetle başlar. “Hastanede günün her saati çalışacak personele ihtiyacımız var. Toplum için bu iyi olur”. Doğru,  yeterince asil görünüyor. Ama erkek ve kadın, birbirleri ile bu sıklıkta bir iletişim kurarak, genellikle gece boyunca, uzun süre yakın bir şekilde çalıştığında, sonuç olarak; saklı duyguları ortaya çıkartan, yasa dışı, bir gecelik ilişkiler, yıkılmış evlilikler, ana babası çalışan çocuklar ve yıkılmış ailelere neden olan, daha az asil niyetler kök salar.
  • Allah’ın emrettiği Şeriat kurallarının her birinde İlahi Hikmet vardır. Yani şeytan bu kuralları eğip-bükmemiz için bizlere ‘asil nedenler’ sunsa bile, sonundaki sonuç her zaman yok edicidir. Bu nedenle de emredilen kurallar ilk sıradadır!

Şeytanların (kötü olanların) gün batımında salıverilmesinin önemi

Amazing Sunset background

  • Şeytanların gün batımında salıverilmesi İnsan için çok sembolik ve önemli bir sınavdır. Gecenin karanlığında en gizli en günahkâr eylemler yapılır. Gün batımı gecenin başlangıcıdır ve gündüzden farklı olarak ışığın varlığı onların varlığını tehdit ettiği için, karanlığın yayılmasıyla, şeytanlar hareket etme özgürlüğüne sahip olurlar.
  • Benzer şekilde, şeytan ışıkla dolu olan bir yüreğe giremez veya orada bir şey yayamaz. Fakat eğer bizler günah işlersek, yüreklerimizde siyah, karanlık bir nokta belirir (Hadis) ve şeytan bu karanlık noktanın içerisinde serbestçe hareket edebilir ve tüm kötülüklerini yüreklerimize kusabilir. Yüreklerimiz ne kadar çok kara noktalarla dolu olursa, şeytana en kötü işlerini yapması için en geniş alanı sağlamış oluruz.
  • Bir Melek sadece köpek olan bir eve (Hadis) girmez. Yüreği kötülüklerle dolu karanlık bir yüreğe bir Melek ya da İlahi Vahiy asla yaklaşmayacaktır. Bunun yerine şeytanlar yüreğin karanlıklarına dalıp orada dans ederken; bir kere etkilendiğinizde ortaya çıkacak olan, devamlı olarak sizde kalabilecek olan kötü düşünce ve sapık önerileri fısıldarlar. Namaz kılmak için bir ağırlık ve namaz boyunca dikkat dağılmaları, bizleri kışkırtan bu şeytanların varlığından kaynaklanıyor.
  • Benzer bir şekilde (ahlaki olmayan yollarla alınmış ya da Şeriat kurallarına göre kesilmemiş) haram yiyecekler yemek de, bedenimizde ve ette karanlığı yaymaktır. Bu, şeytanın fiziksel bedenlerimize; hastalık, rahatsızlık ve dengesizlik getiren lanetli ayak izleri için daha büyük bir alan anlamına gelir.
  • Yani bu yüzden, İslam temizliktir (Temizlik imandan gelir [Hadis]). Temiz bir yürek ve beden şeytanın tohumlarını ekemeyeceği anlamına gelir. Öyleyse, yüreklerinizi (Kuran) okuyarak, (Allah’ı) anarak, tövbe ve kavrayışla temizleyin. Mevlana geçmişte bu konu ile ilgili güzel bir Sohbet etmişti.

Allah geceyi neden yarattı?

Late_at_night_by_s3vendays

  • Kutsal Şeriat, geceyi rızık arayarak harcamamıza izin vermez; o öyle bir zamandır ki dünya (karanlığın içinde) gözden kaybolup, ahret göründüğünde uyku ölümün kuzenidir. Yani gece vakti dinlenme ve telafi zamanıdır ve tıpkı gizli âşıkların gecenin karanlığında buluşması gibi, Allah’a yaklaşma zamanıdır.
  • Allah’ın Rahmetinin en alt seviyedeki Cennete (göklere) indiği gecenin son üç kısmında, mübarek dönemler vardır ve Allah, Kendisinin rızasını arayanlardan, o zamanda ayakta olanların isimlerini yazmaları için bir Melekler grubu gönderir. Bu çok özel Melekler grubu, sadece bir gecelik görev için yaratıldıklarından, tekrar aşağıya gelmezler ve teheccüdde Allah’ın rızasını arayan o kişilerin isimlerini alıp, yukarıya, İlahi Huzura götürürler (Geçmişteki bu hoş Sohbeti buradan okuyunuz).
  • Bu nedenle bu zamanlarda, namazdan sonra varılan secde, aslında, duaların asla reddedilmeyeceği İlahi Taht huzurunda gibi olduğu söylenen, özel necât namazını eda etmeliyiz. Yani, Allah bunu yapmak için, özellikle gündüzü yaratmışken, geceyi dünyasal rızık peşinde harcamak, ne kadar da acıdır.

هُوَ ٱلَّذِى جَعَلَ لَكُمُ ٱلَّيۡلَ لِتَسۡڪُنُواْ فِيهِ وَٱلنَّهَارَ مُبۡصِرًا‌ۚ إِنَّ فِى ذَٲلِكَ لَأَيَـٰتٍ۬ لِّقَوۡمٍ۬ يَسۡمَعُونَ

O, içinde dinlenesiniz diye geceyi sizin için (karanlık); gündüzü ise aydınlık kılandır. Şüphesiz bunda işiten bir toplum için ibretler vardır. (Surah Yunus 10:67)

وَجَعَلۡنَا ٱلَّيۡلَ وَٱلنَّہَارَ ءَايَتَيۡنِ‌ۖ فَمَحَوۡنَآ ءَايَةَ ٱلَّيۡلِ وَجَعَلۡنَآ ءَايَةَ ٱلنَّہَارِ مُبۡصِرَةً۬ لِّتَبۡتَغُواْ فَضۡلاً۬ مِّن رَّبِّكُمۡ وَلِتَعۡلَمُواْ عَدَدَ ٱلسِّنِينَ وَٱلۡحِسَابَ‌ۚ وَڪُلَّ شَىۡءٍ۬ فَصَّلۡنَـٰهُ تَفۡصِيلاً۬

Biz geceyi ve gündüzü (kudretimizi gösteren) iki alâmet yaptık. Rabbinizden lütuf isteyesiniz, yılların sayısını ve hesabını bilesiniz diye gece alametini giderip gündüz alametini aydınlatıcı kıldık. İşte biz her şeyi açıkça anlattık. (Surah Al-Isra’ 17:12)

  • Hacı Âmine Hatun’un (KS) muhteşem kitabı Işığın İrfanı kitabının 1. Cildinde şöyle yazmış:

“Her Şeye Gücü Yeten Allah, Güneş’i Tahtın Işığından ve Tahtı çevreleyen örtüden de Ay’ı yarattı.  Başlangıçta Güneş’in ve Ay’ın ışıkları bir birlerine denkti. Gündüz ve Gece arasında bir ayrım yoktu. Ancak, Rab Kullarının Gece uykularında dinlenip sükûnet bulmalarını istedi. Böylece Melek Cebrail’e (AS), kanadıyla Ay’ın yüzeyini süpürmesi için emir Verdi. Ve Melek emri yerine getirdi ve Ay’ın ışığını Güneş’in ışığına ekledi. Şimdi dolunaya baktığımızda, açık bir şekilde; Ay’ın vadilerini, bataklıklarını ve kraterlerini görebilirsiniz –bunlar Meleğin kanat izleridir.”

  • Öyleyse, gece dinlenmek gündüz ise Allah’ın cömertliğini (yemek/rızık) aramak içindir. Eğer Peygamberimiz (SAV) yatsı namazından sonra (gerekmedikçe) konuşmayı bile hiç sevmediyse, Ümmetinin yatsı namazından sonra çalışmaya gitmesi konusunda ne diyeceğini düşünüyorsunuz?

Akşamdan sonra mescide (camii) gitmeye izin vardır

  • Mevlana, mescide gidebiliriz dedi. Mescit Arapça bir kelimedir ve sujud (secde) edilen yer demektir. Bunun için, her toplanma; İnsanı Allah’a boyun eğdirmeye (secde etmeye), Allah’ı hoşnut etmeye yönlendirmelidir ve bunun için de, Akşamdan sonra yapılıyor olsa bile, kişiye dini toplantılara gitmesi için izin verilmeli ve teşvik edilmelidir.

Sujud

Özet

  • İdeal olanı, Müslümanların; sadece gündüz vakitlerinde çalışmasına ve kadın erkek ayrı çalışmalarına imkân verecek, Şeriata uygun çevrelere geri dönmeleridir. Vatanınıza dönmeyi değerlendirin.
  • Eğer bu mümkün değilse, öyleyse zaten çalıştıkları Batı tarzı şirketlerde, akşamdan sonra ya da gece çalışmak anlamında da gelse, çalışmaya devam edebilirler. İş olmadığı zamanlarda akşamdan sonra evlerinde olabilmek için her türlü çabayı göstermeliler ve gece geç saatlere kadar çalışmışlarsa, etrafta dolanmadan, çabucak evlerine dönmelidirler.
  • Geceleri çalışmak için izin verilenlerle kastedilen yetişkinlerdir. Gençlerin ve çocukların, gizlice sigara/alkol/uyuşturucu alışkanlılarını devam ettirmek için kullandıkları, ekstra para kazanmak için gündelik iş aramaları, kesinlikle, yasaktır. Genel olarak uygulanacaktır.
  • Her tür gece eğlencesi, dışarıda bir şeyler yemek ve sinema da dâhil, kesinlikle yasaktır.
  • Kadınların gece çalışmak zorunda olmaları durumunda, uygun adab ve iffetle karşı cinsle karışık çalışmalıdır. Devamlı olarak istiğfar (tövbe duası) okunması, önemle tavsiye edilir.
  • İbadet için akşamları evden çıkmaya izin vardır. Mesela, Hatmi Hacegan (bir grup insanın birlikte kapalı bir yerde, Allah’ı zikretmeleri, Kuran okumaları, ibadet etmeleri), Zikir, Sohbet, Mevlüd, cemaat ibadetleri, dini dersler vs.
  • Bu emirler, şeytanın tuzak ve hilelerini açığa çıkararak, şeytani yaşam tarzının hızla yayılmasını önlemek için verilmiştir. Emirler, insanları bu dünyadaki acılardan ve ahretteki Ateşe yakıt olmaktan korumak için düzenlenmiştir.

Bu 10 dakikalık İngilizce Sohbet videosunu www.Saltanat.org adresinden izleyebilirisiniz. Sohbeti izlemek için tıklayınız. Ekranın altında, ses kontrolünün yanında, alt yazılar için dil seçimi yapabileceğiniz (Arapça, Bahasa Endonezya’ca/Melayu, Almanca, İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Rusça ve Türkçe) bir CC butonu göreceksiniz. Farklı dillere canlı tercüme için, görüntü ünitesinin sağ üst köşesindeki Audio butonuna tıklayınız Eğer video artık orada değilse, altta bulunan Saltana TV sitesi arşivinden aratınız.

Saltanat TV, Mevlana Şeyh Nazım’ın kişisel olarak müsaade ve onayıyla Resmi sitesidir.

 

This entry was posted in 2011 @tr, Nisan, Sohbetleri and tagged , , , , , , , , , . Bookmark the permalink.